Depremler ve Deprem Politikaları

Depremler ve Deprem Politikaları

Depremler, politikaların bir parçası olarak ele alınması gereken önemli bir konudur. Çünkü depremler, insanların yaşamlarını, maddi varlıklarını ve ekonomik faaliyetleri etkileyen doğal afetlerdir..

Depremler, politikaların bir parçası olarak ele alınması gereken önemli bir konudur. Çünkü depremler, insanların yaşamlarını, maddi varlıklarını ve ekonomik faaliyetleri etkileyen doğal afetlerdir. Bu nedenle, politika yapıcılar, depremlere hazırlık ve müdahale konularında etkin politikalar geliştirmelidirler.

Politika yapıcılar, depremlere karşı hazırlık planları, afet yönetim stratejileri, acil müdahale planları ve risk azaltma çalışmaları gibi konularda politikalar belirlemelidirler. Ayrıca, deprem sonrası acil yardım, kurtarma ve yeniden yapılanma gibi süreçleri de yönetmek için politikalar geliştirilmelidir.

Ayrıca, depremler genellikle birçok sektörü etkilediği için politikaların etkileri de geniş kapsamlıdır. Örneğin, depremler turizm, tarım, ulaşım, inşaat, enerji gibi sektörlerde önemli hasarlara neden olabilirler. Bu nedenle, politika yapıcılar, bu sektörlerin depremlere karşı dayanıklılık ve dirençlerini artırmak için politikalar geliştirmelidirler.

Ancak ben ülkemizdeki deprem politikalarını yanlış buluyorum. Bu düşüncemi en son yaşadığımız feci Hatay depremi ile daha da pekiştirdim. Yaşadığımız bu depremde, bizler gördük ki hiçbir deprem hazırlığı yapılmamış. Hatta Sayın Cumhurbaşkanımız R.T. Erdoğan’ın 2019 da yaptığı miting konuşmasında bir sene önceki imar affını şu sözlerle övdüğünü görmüştük. “İmar barışı ile 144.556 Maraşlı vatandaşımızın sorunlarını çözdük.” Cumhurbaşkanımızın bu sözlerinin aksine, ben deprem bölgesi bir ülkede imar affının söz konusu olmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu insanların eşyalı tabutlarda yaşamasına izin vermekle aynı değil mi?

Önceliğimizin paradan ziyade can olduğunu anlamamız için, dünyanın en iyi 5 yer bilimcisinden birisi ülkemizde olmasına rağmen kırk binden daha fazla insanımızın hayatını kaybetmesi fevkalade korkunç bir olay. Bu da milletçe bilime ne kadar değer verdiğimizin bir göstergesidir.

Sonuç olarak, depremler politikaların bir parçası olmalı ve politika yapıcılar depremlere karşı hazırlıklı olmak için gerekli politikaları belirlemelidirler. Bu politikalar, depremlerden kaynaklanan zararları azaltmaya ve insanların güvenliğini sağlamaya yardımcı olabilir. Ancak depremler politikaların bir parçası da olsa bunun doğal bir şekilde düşünülmesi ve oy kazanmak için piyasaya sürülmemesi gerekli.

 

Dahası politika yapıcılardan önce biz vatandaşların bu konularda bilgili olması gerekli. Unutmayın! Halk ne kadar bilinçli olursa politikacılar da bu çatışmacı politikalarından o kadar uzaklaşıp uzlaşıcı olurlar. Böyle olmasının nedeni politikacıların çoğunlukla zeki insanlar olmaları ve bu zeki politikacıların halk bazında politika geliştirmeleridir.