Türbe, 7 x 7,8 metre ölçülerinde, kare planlı, kübik gövdeli, üzeri kubbe ile örtülü ve sergisiz bir yapıdır. Kare planlı türbenin içinde, girişe göre sağ ve sol duvar kenarlarında ikişer tane olmak üzere, üzerleri beyaz traverten mermer ile kaplanmış halde, kime ait olduğu bilinmeyen, her biri 80 x 170 santimetre boyutlarında, dört adet mezar yer almaktadır. Kitabesi bulunmayan türbeyi, yanındaki caminin özelliklerinden hareketle çeşitli kaynaklarda 14 ve 15. yüzyıllarda, Germiyanoğulları Beyliği zamanında yapıldığı söylenmektedir. Aynı bahçe içerisinde 3 x 3 metre ölçülerinde ve 2 metre yüksekliğinde, oldukça küçük bir yapı daha bulunmaktadır. Taş yapılı olan bu mekânın bir çile hücresi olduğu düşünülmektedir. Caminin bulunduğu parselin bitişiğinde ise haziresi mevcuttur. Hemen türbenin yanında, tarihi bir su kuyusu da görülmektedir. İlk dönemlerde buradaki yapılar topluluğunun su ihtiyacının bu su kuyusundan karşılandığı anlaşılmaktadır.
Dedeköy Camii ve Türbesi, Anadolu Selçuklular döneminde yapılan Çivril Ovası’nın en ünlü cami ve türbelerinden ve en kutsal mekânlarından birisidir. Köylüler kurak günlerde türbe etrafında adaklık koyunu döndürür ve yağmur duasına başlar, adaklar burada yapılır ve herkese pilav ikram edilirmiş. Kimse taşına dokunamazmış. Her taşı mübarek bilinirmiş. Büyükler çocuklarına, “Bir taşını alıp evine götürürsen, gece dedeler gelir seni rahatsız eder, korkutur ve taşı geri götürürler” diyerek tembih ederlermiş. Bu yüzden kimse, Dedeköy cami ve türbesinden bir parça taş bile alamazmış.
Derken Dedeköy Cami ve türbesinde “altın leylek” bulunduğu söylentisi ortaya çıkmış. Yunanistan’a giden Rumların altınlarını Dedeköy Camii ve türbesine gömdüğü rivayet edilir olmuş. Gözünü altın bürümüş defineciler şeytana uymuş, camiyi ve türbeyi talan etmeye başlamışlar. Her tarafını kazmışlar, duvarlarını sökmüşler, akustiği sağlasın diye kubbe duvar içine yerleştirilen boş testileri kırmışlar. Türbede bulunan kabirleri kazmışlar, mevtaların kemiklerini sızlatmışlar. Altın hırsı, Dedeköy camisi ve türbesini dokunulmaz efsanesini yok etmiş. Cami ve türbe Dedeköy halkın gönlünden silinmiş. Yıllarca unutulmuş. Artık namazlar kılınmaz, adaklar adanmaz, yağmur dualarına çıkılmaz olmuş.
Harap haldeki bu yapılar topluluğu Dedeköy Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Yusuf Yılmaz öncülüğünde; Türkiye Diyanet Vakfı, Denizli Valiliği İl Özel İdaresi, Çivril Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığı ve Çivrilli hayırsever vatandaşların katkılarıyla 2005 yılında restore edilerek yeniden ibadete açılmıştır.
Şimdi ise Vakıflar genel müdürlüğüne ait bu tarihi camide müezzin kadrosu bulunmakta ve bir din görevlisi görev yapmaktadır. Cami ve türbenin bir lojmanı da bulunmaktadır.
Yorum yazarak Gazetesehir Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazetesehir hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazetesehir editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazetesehir değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gazetesehir Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazetesehir hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazetesehir editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazetesehir değil haberi geçen ajanstır.